Türkiye'de Lyme Hastalığı
Journal Title: Kocaeli Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi - Year 2018, Vol 4, Issue 3
Abstract
Lyme hastalığı, Batı Avrupa’da ve Amerika Birleşik Devletleri’nin kuzeydoğusunda en sık görülen vektör kaynaklı hastalıktır. Lyme hastalığı, bildirimi zorunlu bir hastalıktır. Türkiye’de çeşitli bölgelerden Lyme hastalığına yönelik seroprevalans çalışmaları ve vaka bildirimleri olmasına karşın, geniş epidemiyolojik araştırma bulunmamaktadır. Hastalık, adını Amerika Birleşik Devletleri’nin Connecticut eyaletindeki Old Lyme köyünden almaktadır ve ilk kez 1980'lerin başında Willy Burgdorfer tarafından yalıtılan etkenleri arasında Borrelia burgdorferi sensu stricto, B. garinii, B. afzelii ve B. mayonii bulunmaktadır. Lyme hastalığı etkenleri, Ixodes cinsi kenelerle bulaşır. Bu keneler larva, nimfa ve erişkinlik evrelerinde kemirgenlerin, kuşların, geyiklerin veya insanların ektoparaziti olarak barınabilir. İnsanlar, borrelya spiroketlerinin doğal yaşam siklusunun bir parçası değildirler. Türkiye’de Lyme hastalığının yayılması için gerekli ekosistemin mevcut olduğu iklim özellikleri; sığır, koyun, keçi, tilki ve kaplumbağalarda saptanan vektör keneler ve en önemlisi, Borrelya ile enfekte Ixodes ricinus türü keneler bakımından kesinleşmiştir. Türkiye'de insanlarda Lyme seropozitifliği %2-44 arasında değişmektedir. Türkiye'den sunulan Lyme vakalarının uluslararası tıp literatürüne katkısı, daha çok pediyatrik nöroborelyoz vakalarında öne çıkmaktadır. Literatürdeki altıncı borrelyozla ilişkili pediyatrik transvers miyelitin ve intravenöz immünoglobüline yanıt vermeyen, B. burgdorferi’ye bağlı Guillain-Barré sendromlu bir çocukta plazmaferezin yararının bildirildiği vaka sunumları buna güzel örneklerdir. 2010 yılına kadar yaklaşık 60 olgunun bildirildiği ve günümüze değin bildirilmiş vaka sayısının 80’i geçmediği Türkiye'de Lyme hastalığı, medyadaki bazı desteksiz iddialara karşın, şimdilik büyük bir sağlık sorunu olarak görünmemektedir.
Authors and Affiliations
Selim Öncel
Glycoconjugates In Cancer
Basing our diet on carbohydrates is determined by many research tasks. Carbonhydrate groups are present as structural and protective components in connective tissue of animal organisms and in addition they are involved i...
Üç Farklı Ekinokokkozlu Hasta Grubunda ELISA İle Serum Sitokinlerinin Analizi
Amaç: Yeni tanı alan, tedavi olan ve hastalığın nüksettiği toplamda 48 hasta çalışmamıza dahil edilmiştir. Bu üç hasta grubunda interlökin 2 (IL-2), IL-4, IL-9, IL-10 ve IFN- Gamma sitokinlerinin saptanıp, hasta grupları...
Nadir Bir Patojen Comamonas Testosteronı: Olgu Sunumu Ve Literatürün Gözden Geçirilmesi
Gram negatif, hareketli, aerobik ve sporsuz bir basil olan Comamonas testosteroni tüm dünyada yaygın olarak bulunmaktadır. Düşük virulans potansiyeline sahip olan bu mikroorganizma nadiren insanlarda enfeksiyona neden ol...
EDTA - Dependent Pseudothrombocytopenia: Case Report
EDTA-dependent pseudothrombocytopenia is the mismeasurement of the thrombocyte count in EDTA anticoagulated blood, due to aggregation of these cells. The situation may be mistaken with true thrombocytopenia and may lead...
Türkiye’deki Üniversitelerde Yıldırı (Psikolojik Taciz) İle Mücadele Birimleri
Yıldırı, İşyerinde Psikolojik Taciz olarak da bilinen bireyin sürekli ve sistematik olarak işinde zorlayıcı eylemlerle sindirilmesi olarak ifade edilir. Son yıllarda fark edilirliği yazılı-görsel medya, örnek vakalar, eğ...