Kurşun maruziyetinin taranmasında saç ve idrar numunelerinin kullanılabilirliğinin araştırılması (Investigation of the hair and urine samples’ utility for screening lead poisoning)
Journal Title: Turk Hijyen ve Deneysel Biyoloji Dergisi - Year 2016, Vol 73, Issue 4
Abstract
Amaç: Bu çalışmanın amacı, eş zamanlı olarak bakılan tam kan, 24 saatlik idrar ve saç kurşun düzeylerinin birbiri ile karşılaştırılması ve kurşun maruziyetinin taranmasında saç ve idrar numunelerinin kullanılabilirliğinin araştırılmasıdır. Yöntemler: Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesi’ne 2010-2014 yılları arasında periyodik muayene amacıyla başvuran 436 işçiye ait veriler değerlendirildi. Tam kan, 24 saatlik idrar ve saç kurşun düzeyleri eş zamanlı olarak bakılmış kişiler çalışmaya dâhil edildi. Kişiler iki farklı tam kan maruziyet düzeyine (10 μg/dL ve 30 μg/dL) göre değerlendirildi. Bulgular: Tam kan maruziyet sınırlarına göre sınıflandırılan grupların 24 saatlik idrar ve saç kurşun düzeyi birbirinden farklı ve istatistiksel olarak anlamlı idi (p<0,001). Tam kan kurşun düzeyi 24 saatlik idrar kurşun düzeyi ve saç kurşun düzeyi ile pozitif bir korelasyon gösteriyordu (sırasıyla; r=0,552; p<0,001, r=0,566; p<0,001). 10 μg/dL sınır değerine göre saç %95 duyarlılık, %64 özgüllük, %16 yalancı pozitiflik, %13 yalancı negatiflik gösterirken 24 saatlik idrar örnekleri %53 duyarlılık, %100 özgüllük, %0 yalancı pozitiflik ve %49 yalancı negatiflik gösteriyordu. 30 μg/dL sınır değerine göre saç %100 duyarlılığa, %36 özgüllüğe, %58 yalancı pozitifliğe, %0 yalancı negatifliğe sahip iken 24 saatlik idrar numunesi %86 duyarlılık, %89 özgüllük, %22 yalancı pozitiflik ve %7 yalancı negatifliğe sahipti. Sonuç: Saç, yüksek ve düşük düzey kurşun maruziyetini belirlemede uygun bir numune olmasına rağmen 24 saatlik idrar, yüksek düzey maruziyetleri belirlemek için daha uygun numunedir. Bu iki cins numune ile farklı maruziyet seviyeleri araştırılırken yalancı negatiflik açısından dikkatli olunmalıdır. Objective: The aim of this study is to compare whole blood, 24 hour urine and hair lead levels which were measured concurrently, and evaluate the utility of hair and urine samples for screening of lead exposure. Methods: The data of 436 workers who referred to Ankara Occupational Diseases Hospital between 2010 and 2014 for periodic examination were evaluated. People who examined whole blood, 24 hour urine and hair lead levels concurrently were included in this study. People were evaluated according to two different whole blood exposure levels (10 μg/dL and 30 μg/dL). Results: 24 hour urine and hair lead levels of the groups classified according to whole blood exposure limits were different from each other and statistically significant (p<0,001). Whole blood lead level showed a positive correlation with 24h urine lead level and hair lead level (r=0,552; p<0,001, r=0,566; p<0,001, respectively). 24 hour urine specimens showed 53% sensitivity, 100% specificity, 0% false positivity and 49% false negativity, while the hair displayed 95% sensitivity, 64% specificity, 16% false positivity and 13% false negativity according to the 10 μg/dL limit value. Moreover, according to the 30 μg/dL limit value, while hair had 100% sensitivity, 36% specificity, 58% false positivity and 0% false negativity, 24 hour urine sample had 86% sensitivity, 89% specificity, 22% false positivity and 7% false negativity. Conclusion: Although hair is a suitable sample for determining high and low level of lead exposure, 24h urine is a suitable sample for determining high level exposure. When evaluating different exposure levels with these both samples, it must be considered with regard to false negativity.
Authors and Affiliations
Ceylan BAL, Murat BÜYÜKŞEKERCİ, Müjgan ERCAN, Oya TORUN-GÜNGÖR, Engin TUTKUN, Fatma Meriç YILMAZ
Determination of serum hepatitis B virus DNA in HBV endemic region: Clinical significance and correlation with serological markers, ALT and AST (HBV endemik bölgede serum HBV DNA düzeylerinin klinik önemi ve serolojik işaretler, ALT, AST ile ilişkisi)
Objective: The aim of this study is to investigate, demographics and the relationship between serologic markers, liver enzymes and HBV DNA levels from the patients whose samples were sent to microbiology laboratory for H...
Hepatit C virüsü ile enfekte hastalarda Hepatit B seroprevalansının araştırılması (Investigation of Hepatitis B virus seroprevalence in Hepatitis C infected patients)
Amaç: Hepatit B virüsü (HBV) ve hepatit C virüsü (HCV) enfeksiyonlarının neden olduğu kronik karaciğer hastalığı, tüm dünyadaki en önemli sağlık sorunlarından biridir. Bu çalışmanın amacı enfeksiyon hastalıkları poliklin...
On haftalık gebede Staphylococcus aureus’un etken olduğu koryoamniyonit (Chorioamnionitis caused by Staphylococcus aureus in a ten weeks pregnant patient)
Koryoamniyonite yol açan en önemli neden enfeksiyondur. Etken bakteriler genellikle genital mikoplazmalar, anaeroblar, enterik gram-negatif basiller ve grup B streptokoklardır. Nadiren Staphylococcus aureus’da etken olab...
Vankomisin dirençli enterokok suşlarının rep-PCR yöntemi ile klonal analizlerinin değerlendirilmesi (Evaluation of clonal analysis of vancomycin-resistant enterocci strains by rep-PCR method)
Amaç: Vankomisin dirençli enterokoklar (VRE), hızlı yayılımları, artan mortaliteri oranları, sınırlı tedavi seçenekleri ve vankomisin direncini daha virulan patojenlere transfer etme olasılıkları nedeniyle önemli nozokom...
Evde sağlık hizmetleri çalışanlarının eğitim ihtiyacının belirlenmesi (Identification of training needs of home health care workers)
Amaç: Birçok ülkede, son yıllarda sağlık hizmetlerinde, hizmetin hastaya ulaştırılmasına yönelik büyük gelişme gösteren evde sağlık hizmetleri, Türkiye’de de Sağlık Bakanlığı’nca üzerinde önemle durulan ve geliştirilmesi...